Mehmet Akpınar, PhD

92 yılının 25 Haziran’ında, bana çok da şans getirdiğini düşünmediğim bir Perşembe günü Kadıköy’de doğdum. Babamın Perşembe Pazarı’nda esnaflık yapması sayesinde daha beş yaşındayken hayatın içine, pazarlığın ve çalışmanın gerçeğine adım attım. Perşembe Pazarı benim için bir okuldan fazlasıydı — bana “adam olmayı” öğretti.

Liseyi adını her zaman gururla andığım Kadıköy Kemal Atatürk Lisesi’nde tamamladım. Ardından farklı alanlarda beş üniversite ve bölüm bitirdim. Sonrasında hem akademisyen hem de danışman olarak ilerledim.

Kendimi bildim bileli öğrenciyim — ve hep öyle kalacağım. Bugün Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen markalarına danışmanlık yapan, dijital pazarlama sistemleri kuran, yerli ve yabancı üniversitelerde ders veren ve hâlâ öğrenmeye tutkuyla bağlı bir insanım.

Pazarlamayla ilk kez üniversitenin üçüncü sınıfında tanıştım. İktisat derslerinin arasında pazarlama dersi, adeta çölde bir vaha gibiydi.
Ne “ceteris paribus” vardı, ne de gerçeğin uzağında yaşayan “homo economicus”… Gerçek insanlar, gerçek pazarlar ve onların kararları vardı.

O ilk dersten sonra hangi alanda ilerleyeceğime karar verdim.
O günden beri pazarlama benim için bir meslek değil; bir düşünme biçimi, bir yaşam tarzı oldu.

“Basit bir adamın elinden geleni yapması zeki bir adamın tembelliğinden iyidir.”

Pazarlama kariyerimin başında hedefim netti: danışman olmak.
O yıllarda Temel Aksoy’un yazılarını dikkatle takip ediyor, onun düşünce tarzından ilham alıyordum. Hayatta inandığım bir şey var: doğru bir insansanız, dilekleriniz doğru zamanda gerçekleşir.

Kariyerimin ilk yıllarında küçük start-uplarla çalışarak deneyim kazandım. Zamanla pazarlama, CRM ve strateji alanlarında kendi danışmanlık yaklaşımımı geliştirdim.
Bugün farklı sektörlerden markalarla çalışıyor, Fikirhane ekibiyle birlikte yürüttüğümüz projelerde markaların dijital dönüşüm yolculuklarına katkı sağlıyorum.

Bugün markaların dijital dünyada sürdürülebilir şekilde büyümesini sağlayan projeler üzerinde çalışıyorum.
Markanızın hedeflerini, müşteri yolculuğunu ve dijital temas noktalarını analiz ediyor; ardından büyümeyi şansa bırakmayan, tamamen veri odaklı bir CRM sistemi kuruyorum.

Amacım, markaların sadece görünür olmasını değil, ölçülebilir biçimde büyümesini sağlamak. Her proje, yeni bir sistem kurma, yeni bir strateji geliştirme ve markaların geleceğini şekillendirme fırsatı benim için.

Perşembe Pazarı’ndaki çıraklık günlerini de sayarsak, kendimi bildim bileli çalışıyorum.
Dijital pazarlama, CRM ve marka yönetimi alanlarında ise 10 yılı aşkın profesyonel deneyime sahibim.

Bu süreçte iki yüksek lisans, bir doktora, kurucusu olduğum bir start-up ve onlarca marka ile yürütülen projeler yer aldı.
Çalışmak, üretmek ve başarmak — benim için en büyük mutluluk kaynağı.

Bugün markalara dijital pazarlama ve CRM danışmanlığı yapıyorum.
En büyük hedefim ve motivasyonum, markaların ölçülebilir biçimde büyümesine katkı sağlamak.

Hem Türkiye’den hem de dünyadan birçok firmayla çalışıyor, uluslararası ekiplerle birlikte projeler yürütüyorum. Her proje ve her “challenge”, beni konfor alanımın dışına çıkararak yeni şeyler öğrenmeye zorluyor.

Ayrıca kurucusu olduğum Content Faktory’de içerik ve dijital strateji projelerine, markalara ve ekibime liderlik ediyorum.

Hayatımda hafta içi – hafta sonu ayrımı yok. Çalışmanın yeri ve zamanı olmadığını düşünenlerdenim.

Güne çoğunlukla 06:00 civarında başlarım. Spor, sade kahve ve kısa bir planlama seansı benim için vazgeçilmezdir.

Yeni yerler keşfetmeyi severim — şimdiye kadar Avrupa’da 75’ten fazla şehir gezdim ve her yıl üzerine yenilerini eklerim.

Plansız, dağınık çalışma kültürüne uzak; “Türk gibi başlayıp Alman gibi bitiren” disiplinli biriyim.

Akademi bana araştırmayı, derinlemesine düşünmeyi ve veriye dayalı karar vermeyi öğretti.
Ama bir o kadar da akademik dünyanın zaman zaman sektörden ne kadar kopuk olabildiğini fark ettim.

Ben bu iki dünya arasında köprü kurdum.
Bugün danışmanlıkta teoriyi pratikle buluşturuyor, her projede sistematik düşünceyi yaratıcı çözümlerle harmanlıyorum.

Akademik yolculuğum Marmara Üniversitesi İktisat bölümüyle başladı. Ardından spor yöneticiliği ve pazarlama alanlarında yüksek lisans yaptım, sonrasında pazarlama doktoramı sosyal medya üzerine hazırladığım tezle tamamladım.

Bu süreçte hayatımın dönüm noktalarından biri olan University of Passau’da pazarlama, yönetim ve liderlik dersleri aldım.

Almanya ile Avusturya’yı birbirine bağlayan, bana göre dünyanın en güzel kampüslerinden birine sahip bu küçük şehir, hayata bakışımı tamamen değiştirdi.

Oldukça basit.
İletişim sayfasındaki formu doldurduktan sonra, kısa bir online toplantı planlıyorum.
Toplantıda markanızın mevcut durumunu, hedeflerini ve zorluklarını analiz ediyor; ardından sizin için özel bir büyüme yolculuğu planı oluşturuyorum.

En hızlı yol: iletişim formunu doldurmak.
Ayrıca LinkedIn üzerinden ya da e-posta aracılığıyla da doğrudan ulaşabilirsiniz.
Tüm iletişim kanallarını aktif olarak kullanıyorum — çünkü doğru bir işin temeli, her zaman iyi bir iletişimdir.